ÜÇÜNCÜ GÖZ: ŞEKER HENRY’NİN İNANILMAZ ÖYKÜSÜ

Yıl: 2023

Tür: Komedi, macera.

Yönetmen: Wes Anderson

Oyuncular: Benedict Cumberbatch, Dev Patel, Richard Ayoade, Ralph Kingsley, Rupert Friend.

 

Özet

Kumarbaz ve açgözlü bir adamın daha fazlasına sahip olabilmek için neleri göze alabildiğine odaklanıyor. Bir gün okuduğu bir defterdeki hikâyeden etkilenir. Gözleri görmediği hâlde gözlerini diktirip türlü gösteriler yapan bir adamın öyküsü. Öyküden öğrendiği yöntemi denemeye başlar; çok daha hırslıdır artık.

Gelin filmin sinematografisine, içeriğine, gidişatına ve sakladıklarına daha derinden bakalım.

Sinematografisi

Film uzun metrajlı değildir; bu yönü şaşırtacak tarafı: 39 dakika. Anderson filmini Ronald Dahl’ın 1977’de yazdığı aynı adlı kitabından uyarlayarak ekrana taşımıştır; hatta uyarlamadan da ötesi, bize kitabı okumuş ve renkli renkli teatral bir şölenle yansıtmıştır.

Filmde kurgu içinde kurgu işlenmiştir. Muazzam bir imgelem sanatı da fışkırıyor, diye demeden geçemeyeceğim. Anderson, okuyucuyu sıkmadan, durmadan ve yavaşlamadan hızlı hızlı devam ederken eserine, film arkası çalışanların bir anda perde önüne çıkıp sahneyi değiştirdiklerini de görmemize rağmen yabancılaşmıyoruz, onları da kabulleniyoruz. Set arkasını görüyor gibi olsak da gözümüz yorulmuyor ve herhangi bir karmaşa hissetmiyoruz. Bu teatral-edebî-sinemayı izlerken akıma Lars Von Trier’in Dogwille’ini getirdi. Dogwille, her ne kadar uzun metrajıyla duygusal bir geçitten sizi yavaş yavaş geçiyor olsa da Şeker Henry’nin İnanılmaz Öyküsü ise kısa sürede sizi hızlı hızlı bir duygudan diğerine atarken aynı hazzı alıyor olacaksınız.

Sonunda ise yaklaşık 40 dakikalık filmin hissi 20 dakikada hemen bitmiş gibi gelse de etkisi saatlerce sürecek. Vaktim yok, diyenlere de işte film!

İçeriği

Charlie’nin Çikolata Fabrikası’nın da yazarı olarak tanıdığımız ve Ralph Fiennes’in canlandırdığı Galli Roald Dahl, okurda bağımlılık yaratan bir tat bırakan öykülerini yazmak için yıllardır oturduğu koltuğuna yerleşti. Anlatmaya başlamasıyla film de başlar.

Henry Sugar, kırklı yaşlarında, zengin, kumar oynamayı seven, bekâr, pahalı araba ve kıyafetlerle gösterişi seven, ne iyi ne de kötü olan biridir. Bir gün Londra’dan taşradaki bir arkadaşının evine ziyarete gider. Evi gezerken kütüphanede diğer kitaplara göre simetriyi bozan bir defter dikkatini çeker. Eline alıp okumaya başladığı sırada dekor değişir, Gözlerini Kullanmadan Gören Adam’ı anlatmaya başlar.

Gözlerini Kullanmadan Gören Adam, edindiği yetenek ile gösteriler yapıp para kazanan biridir. Ama istediği yere ulaşamamıştır çünkü ona inanmayan seyirciler vardır. Bunun üzerine profesyonel doktorlardan yardım ister. Gözlerini diktirir, yüzünü burnu açıkta kalacak şekilde kapattırır. Dr. Chatterjee adamdan etkilenir. Gösterisine gider. İşin sırrını öğrenmek ister. Imdad Khan, yani Gözlerini Kullanmadan Gören Adam, ona bu gücü kimden öğrendiğini ve nasıl bu yeteneğe sahip olduğunu anlatır.

Henry Sugar, bu yeteneği elde ederse daha çok para ve ün kazanacağı dürtüsüyle denemeler yapmaya başlar. Günlerce ve aylarca dener, denedikçe daha kısa sürede kartların arka yüzünü görmeye başlar. Yemesinden, içmesinden, görünüşünden, giyinmesinden taviz vermiştir sırf bu yeteneği öğrenebilmek için. Nihayetinde başarır. Hatta öyle ki, kendi iç organlarını görür ve kalbine giden bir damardaki küçük bir pıhtıyı. Buradaki saf görü, yani kendini görmek, felsefî bir nitelik kazanır. Kişinin ulaşabileceği en üst seviyeye ulaştığı noktadır: kendini bilmek. Gittikçe büyüyor ve kalbine doğru ilerliyordu, kısa zamanda öleceğini anlar. Plan yapar, muhasebeci tutar kendine. Belirli bir plana göre çeşitli kumarhanelere çeşitli zamanlarda ve çeşitli rollerde gider. Öyle çok para kazanır ki artık onları balkonundan halka saçarak herkese dağıtmak ister ama kaos çıkar. Evine gelen polis memuru, onu ders niteliğinde uyarır. Polisin sözlerinden etkilenerek bir tür aydınlanma yaşar. Bu da kişi ne kadar yetenekli, ne kadar bilge olursa olsun, her zaman başkalarından öğreneceği bir şeyin var olduğunu gösterir.

Filmin başrolünde üç karakter var ve üçü de bu gücü biliyor. Üçü de bu güçle farklı şeyler anlatmak ister. Imdad Khan, insanlara üçüncü bir gözlerinin olduğunu ve onu açarak dünyayı görmeleri gerektiğini anlatır. Dr. Chatterjee, sadece iki gözüyle gördüğü ve deneyimleyebildiği şeylere inanır, yani ilkel bir görüye sahipken Henry Sugar, sahip olduklarının daha fazlasını elde ettiğinde açgözlülüğün ve doyumsuzluğun göstergesidir: yani, bir tür süperego, id ve ego temsilidirler.

Her şey ne tam göründüğü gibidir ne de tam olarak görünmediği gibi… Hadi, üç bir yanımızdan görelim dünyayı…

288610cookie-checkÜÇÜNCÜ GÖZ: ŞEKER HENRY’NİN İNANILMAZ ÖYKÜSÜyes