Tek ya da Her

Category: Danışmanlık >, Denemeler, Eserler, Psikoloji 61 0

+ “Her” kelimesinin özelliği nedir?

– Yok.

+ Neden?

– Çünkü önüne gelen tüm isimleri sahiplenir ve genelleştirir.

+ Bu durum, aynı zamanda özelliksiz kılar, anlamına da gelmez mi?

– Evet, gelir. Kendisi özel olmadığı gibi yanına düşeni de özel olmaktan men eder.

+ O zaman neden her şeyin önüne “her” eklemekten çekinmiyoruz.

– Korkuyoruz. Özel olmak, tek yerde olmak, demektir.

+ Tek yerde olmanın nesi korkutuyor peki?

– Yalnız ya da tek başına kalmak, demektir. Hızlı bir ölüm, demektir. Bağlanmak ve artık koruman gereken bir şey var, demektir. Sorumluluk, olgunlaşma, öğrenmek ve kendin olma, demektir.

 

Siyah gülleri bilir misiniz? Çok severim. Hem hayalimdirler hem de korkumdur. Onlara ulaşabilirdim belki birçok zaman, olmadı. Sürekli engeller çıktığını gördüm. Belki de, o engelleri ben seçtim ve bahane kıldım. Öyle olduğunu hissediyorum ve içimdeki Rabia öyle fark ettiriyor. Onları ayağıma getirtmek istedim, değiştiler. Değişimleri, herkesleşmek oldu. Romantizmin, aşkın sembolü olarak seçilmiş kırmızı güle. Aslında bu bir illüzyon. Aşkın sembolü, Kara Gül’dür. O tek bir yerde yaşar, aşk tek bir kişide yaşar. Kara Gül, bir mühürdür.

Siyah güller, tek bir yerde var olabiliyor: Halfeti. Deneyin, bir siyah gül tohumu sipariş edin. Ben yaptım. Benim kara sevdam, benim yanımda, benim elimden olmalıydı. Açacak olan her bir gonca, kırmızıya, bordoya döndü; her elde dolaşan, her romantizmin, şiirin, filmin içine çuval çuval atılan o güllere… Bir saçma söylem var ya hani, romantik olarak “aşk adamı” ya “aşk kadını” diye ılımlıladığımız; adı “şıpsevdi”, “çapkın”, “flörtöz, “emophiliak”, “biseksüel”, “narsist”, “panseksüel”, “transseksüel” gibi birçok tabirle de anlatılabilir. Gelin, bu türlere bir göz atalım.

Mesela, biseksüel içinden biri, yetiştiği kültürde kabul edilmeyen bir yönelimi var. Ataerkil bir yapının içinde var olmuş. Ne kadar okusa, ezber yapsa, açılsa başka kültürler içine, yine de köklerinden kurtulamaz. Kimse doğduğu yeri, annesi gibi unutamaz. Annesini orada tanımıştır, oradaki faktörlerle; ilk bağlanma, ilk güven, ilk koruma, ilk ilgi, ilk sevgi, ilk dokunuş, ilk şaşkınlık… Bazı biseksüeller, mesela bu kişi erkek ise erkeklerden kaçar, onlara karşı büyük bir nefret duyar; tüm erkekler, tanısa da tanımasa da, düşmanıdır ve kötüdür; tüm erkekler ona zarar verecekmiş, vermeye çalışırmış gibi algılar. Kadınlara aşırı bir yönelimli hâle gelir. Ayırt etmeksizin, kendisine ilgi gösteren her kadına âşıkmış gibi davranır, kendini buna inandırır fakat bunlar uzun süreli olmaz. İlişkiden ilişkiye atlar. İlişki içinde yaşayan tek şey, romantizmdir ve eğlence; sevgi, bağlılık, paylaşım ve kendini açma olmaz. Her an gizem ve soru işaretleri hakimdir. Bu tam tersi cinsiyet için de geçerlidir ya da ikisine karşı da gösterilebilir. Ruh ve beden sağlığınız için kaçınız.

Mesela, emophilia içinden biri, aşka âşık diye anlatılır lakin işin özünde başka şeyler de söz konusudur. Emophilia’sı yüksek kişiler, heyecana, tutkuya, romantizme, eğlence ve neşeye bağımlı. Evet, size çok tutkulu bir ilişki sunarlar lakin bu sağlıklı biri için yeterli değildir. İnsanın ihtiyaç duyduğu sevgi, ilgi, dinlenilme, anlaşılma, merak, bağlılık, paylaşım gibi faktörler eksiktir. Bu tür kişiler, narsisizm belirtilerini de taşır. Manipülatif ve yıkıcı eylemler gösterirler. Romantik bir bağı, seçici olmadan kolayca kurabilirler. Güç ve kontrol, onlar için çok önemlidir. İstekleri, arzular ve zevkleri için yaşarlar. Görmek için değil, görülmek için yaşarlar. Cinsel aktivite istekleri sınırsızdır. Hatta iş, duygusal ve fiziksel şiddete kadar varabilir. Ruh ve beden sağlığınız için kaçınız.

Mesela, panseksüel ve transseksüel içinden biri, bu tür kişilerin çoğunluğu “insansevici” kategorisi altında anlatılır ve kendilerini anlatırlar. Her dönemde heteroseksüelliğin sağlıklı kabul edildiği bir toplum oldu ve böyle bir toplumda yaşıyoruz, hatta dünyada desek daha yerinde olur; hâliyle homofobi, transfobi gibi bakış açılarının içinde onlar devamlı dışlanır ve yok sayılır. Bu durum, bazılarında öfke kontrolsüzlüğüne, yıkıcılığa, saldırganlığa, manipülasyona, sömürücülüğe ve birçok önyargıya neden olur. Kabul edilmek ve dışlanmamak için karşı cinsle kurduğu güvensiz, endişeli ve bağımsız ilişkide başta çok romantik, ilgili, eğlenceli ve neşeli görünürler. Buna kendilerini de gerçekmiş gibi inandırabilirler. Zamanla rol yapmaktan yorulan benlik, özde yatan kendiyi dışarı çıkarmaya başlar. Burada da durum, duygusal ve fiziksel şiddete kadar gelebilir. Ruh ve beden sağlığınız için kaçınız.

Flörtöz, şıpsevdi, çapkın ve cilveli hâller içinde seçici olmadan yaşayan kişilerin tehlikesi, karşısındakine olduğu gibi kendine de söz konusudur. Hiçbir zaman tatminkâr olmazlar; sürekli bir melankoli, acı ve sahtelik içindedirler. Hayat boyu arayış içinde olup umutsuzluğu ve yarınsızlığa inandıklarında anlam arayışından vazgeçip reddederler. Değişkenlikleri, ilerlemeciliği, gelişimi, olgunluğu, diğerkâmlığı, bireyleşmeyi içermez. Farklı olma çabaları, sadece etkilemek amaçlıdır.

Eber Sarısı çiçeğini ya da bitkisini duydunuz mu? Sadece tek bir yerde yaşayabiliyor: Eber Gölü. Yakın zamanda keşfedilmiş, yaklaşık on iki yıl önce. Ve bu çiçeği koparana altmış bin TL para cezası getirilmiş, koruma altında olan bir bitki. Taşıdığı mirası, hazineyi, varın siz düşünün. Kendisi bir verim arttırıcı. Kendisiyle var olan, birleştirilen bir baklagilin verimini yaklaşık dört yüz kat arttırmaktaymış. Bunun geliştirilmesi, kullanımını düşünün, değerini… Teklik, tek bir yerdelik ve sahip olunan biricik özellik. Bu durumu dünyada kıymetli olarak adlandırmayacak tek bir insan varlığını söyleyebilir miyiz? Tabii ki, hayır!

Kısacası, kolayca âşık olan, seçerek âşık olmuştur ya da âşık rolü oynar. Güçlü bir istek, mükemmel bir retorik ve sarsılmaz kararlar yaşatır. Daha ilk başlarda, tanımadan, belki de daha görmeden. Kararla âşık olan, yine bir kararla vazgeçer. Buradan değişen bedenlerin ve ruhların hiçbir önemi yoktur; önemli olan ne hissettiği ve anlık ne istediğidir. Karşısındaki kişinin isteklerini, ihtiyaçlarını ve hislerini görmez ve duymaz. Sadece kendininkilerden bahseder ve kabul edilmesini ister. Sorgusuz sualsiz. Böyle bir kişiyi izlediğinizde ve incelediğinizde, seçtiği kişilerin hiçbir ortak noktası ve mantığı da yoktur. Aldığı ilgi ve fayda oranında neşe verir.

Kolay seçim, kolay yerleşmeyi ve kolay vazgeçişi doğurur.

 

Dipçe: Bir gün, o özel ve kutsal günde, Halfeti’ye tam vaktinde gitmeye cesaret edeceğim ve o siyah güllerle muhabbet edecek, onları dinleyeceğim uzun uzun…

27400cookie-checkTek ya da Her

Related Articles

Add Comment